Bakı'dan Grozni'ye Uçan Yolcu Uçağını Vuran Ülke: Rusya'nın Sorumluluğu Giderek Artıyor!

Bakı'dan Grozni'ye Uçan Yolcu Uçağını Vuran Ülke: Rusya'nın Sorumluluğu Giderek Artıyor! Turan Araştırma Merkezi Başkanı Dr. Cavid İsmayıl, olayla ilgili yaptığı açıklamada, uçağın vurulmasında en büyük sorumluluğun Rusya’ya ait olduğunu belirtti.
2024 yılının 25 Aralık tarihinde, AZAL’a ait bir yolcu uçağı, Kazakistan’ın Aktau şehrine yaklaşırken korkunç bir kaza geçirmişti. O günden itibaren dünya çapında büyük yankı uyandıran bu olay, her geçen gün daha da derinleşen bir tartışmayı beraberinde getiriyor. Turan Araştırma Merkezi Başkanı Dr. Cavid İsmayıl, olayla ilgili yaptığı açıklamada, uçağın vurulmasında en büyük sorumluluğun Rusya’ya ait olduğunu belirtti.
İsmayıl, açıklamasında, başlangıçta uçağın vurulmasında Rusya'nın askeri yönetiminin sorumluluğunun açıkça görüldüğünü, ancak Rusya yönetiminin bu cinayeti örtbas etme çabalarının durumu daha da netleştirdiğini ifade etti. "Bu cinayetteki sorumluluğun, Rusya'nın askeri-siyasi liderliğine ait olduğunu kanıtlayan her adım, olayın derinliğini gözler önüne seriyor," dedi.
Rusya'nın Çabaları ve Sorumluluk Reddi
Olayın hemen ardından Rusya yönetimi, sorumluluğu kabul etmeyerek çeşitli açıklamalarda bulundu. Ancak İsmayıl’ın vurguladığı gibi, Rusya'nın ısrarlı örtbas etme çabaları, bu sorumluluğun yavaşça kabul edilmesi gerektiğini gösteriyor. Rusya'nın askeri ve siyasi yönetiminin bu olaydaki payı giderek daha fazla gün yüzüne çıkarken, uluslararası toplum da bu durumu yakın takibe almış durumda.
Kazanın Ardındaki Gerçekler
Turan Araştırma Merkezi Başkanı, Rusya’nın uçağımızı vurduktan sonra ilan ettiği "kavyor operasyonu"nun artık hepimizce bilindiğini belirtti. İsmayil "En korkunç cinayetlerden biri de, yardım isteyen savunmasız insanları, Rusya'nın en yakın havaalanlarına, örneğin Grozni'ye daha yakın olan Minvod veya Maçkala gibi hava limanlarına yönlendirmek yerine, Xezar Denizi üzerinden geçerek Aktau şehrine inmelerine izin vermemiş olmalarıdır. Üstelik, Xezar Denizi'nin üstünden geçen o son derece riskli uzun mesafeyi, Kazakistan'a yönlendirmelerinin ardında, kendi askeri cinayetlerini örtbas etme amacı taşıdığı açıkça görülmektedir. Böylece, uçağa ateş açıldıktan sonra ciddi şekilde hasar alması göz önünde bulundurularak, Xezar Denizi üzerinde yok olacağı ve bu şekilde cinayeti örtbas etme için bir delil kalmayacağı hesaplanmıştır.
Ayrıca, bir kez daha belirtmek isterim ki, pilotlarımız kahramandır. Onların cesareti sayesinde sadece hayatta kalanlar olmadı, aynı zamanda soruşturma için gerekli olan tartışmasız delilleri de dünyaya sunmuş oldular. Onlar bizim kahraman şehitlerimizdir. Nur içinde yatsınlar".
Uluslararası Tepkiler ve Olayın Hukuki Boyutu
Kazanın ardından dünya çapında büyük tepkiler alındı. Birçok ülke, Rusya'nın bu olayla ilgili sorumluluğunu kabul etmesi ve sorumluları yargı önüne çıkarması gerektiğini vurguladı. Uluslararası hukuk çerçevesinde, sivil uçakların hedef alınması büyük bir ihlal olarak kabul ediliyor ve bu tür eylemlerin cezalandırılması gerektiği ifade ediliyor.
Sonuç: Rusya'nın Hesap Vermesi Gerekiyor
Sonuç olarak, uçağın vurulması olayının arkasındaki gerçekler, Rusya'nın askeri ve siyasi yönetiminin bu olayda önemli bir sorumluluğa sahip olduğunu gösteriyor. Cavid İsmayıl’ın belirttiği gibi, Rusya’nın bu cinayeti örtbas etme çabaları, sadece sorumluluklarını daha da belirgin hale getiriyor. Uluslararası toplum, bu konuda daha fazla sorumluluk ve hesap verme bekliyor.
Bu olayın ardından yapılacak soruşturma ve incelemeler, sorumluların ortaya çıkmasını ve gerekli adımların atılmasını sağlayabilir. Ancak şu an için en önemli soru, Rusya'nın bu süreçte nasıl bir tavır sergileyeceği ve uluslararası hukuka nasıl bir yaklaşım sergileyeceğidir.

Nigar ÖGEDAY.
Barın Ajans. Türkiye.
Geri qayıt